Her hafta araştırma konusu olan Cum hutbesinin bu haftaki konusu ve tam metni muhakkak oldu.
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan 7 Ekim 2022 tarihli Cuma hutbesinin konusu “Alemlere Rahmet Hz. Muhammed (sas)” oldu.
İşte 7 Ekim 2022 Cuma günü mescitlerde okunacak cum hutbesi tam metni..
ÂLEMLERE RAHMET HZ. MUHAMMED (S.A.S)
Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Büyük Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Ey Peygamber! Biz seni bir şahit, bir müjdeleyici, bir uyarıcı; Allah’ın müsaadesiyle kendi yoluna çağıran bir davetçi ve aydınlatıcı bir kandil olarak gönderdik.”1 Okuduğum hadis-i şerifte ise Sevgili Peygamberimiz (sas) şöyle buyuruyor: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sıkı sıkıya sarıldığınız sürece yolunuzu şaşırmayacaksınız: Bunlar, Allah’ın Kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.”2
Aziz Müminler!
Bu gece Rebîü’l-evvel ayının on ikinci gecesi. Alemlere rahmet Hz. Muhammed Mustafa (sas)’in dünyayı teşriflerinin yıldönümü. Bu gece, Mevlid-i Nebi gecesi. Bizlere bir şahit, bir müjdeleyici ve bir uyarıcı olarak Resûl-i Kibriya Efendimizi gönderen Rabbimize hamdüsenalar olsun. Ümmeti olma bahtiyarlığına erdiğimiz Sevgili Peygamberimize, aline ve ashabına salat ve selam olsun. Cumamız mübarek olsun.
Kıymetli Müslümanlar!
Miladi 571 yılıydı. İnsanlık cahiliyenin karanlığında kaybolmuştu. Haksızlık, zulüm, ümitsizlik ve güvensizlik had safhadaydı. Merhamet duygusu körelmiş, fazilet ve hikmet kaybolmuştu. Beşerler her geçen gün, güçlünün zayıfı ezdiği bir dünyaya uyanıyordu. Biçare gönüller hak ve hakikate, adalet ve merhamete susamış, mazlumların feryadı arş-ı ala’ya ulaşmıştı. İstikametini kaybeden insanlık, ilahi rahmete muhtaçtı. İşte bu türlü bir anda, Allah Teala kullarını yalnız bırakmadı. Engin şefkat ve merhametinin bir tecellisi olarak, kıyamete kadar gelecek olan bütün insanlara sorumluluk ve vazifelerini hatırlatan son peygamberini, Habib-i Huda Hz. Muhammed Mustafa’yı lütfetti. Ve şöyle buyurdu: “Ey Muhammed! Biz seni alemlere rahmet olarak gönderdik.”3
Değerli Müminler!
İnsanlığın zihin ve fikir dünyasında en büyük inkılab Peygamberimiz (sas)’in gelişiyle gerçekleşti. O geldi, karanlıklar aydınlandı. Cahiliye devri, asr-ı saadet oldu. O geldi, zulüm adalete dönüştü. Her hak sahibine hakkı verildi. Zayıflar, güçsüzler, yine insan olmanın saygınlığını kazandı. Yetimlerin, öksüzlerin ve kimsesizlerin yüzü güldü. Canlı diri toprağa gömülen kız çocukları hayat buldu. O geldi, meskenler, sokaklar, kentler huzur ve inançla doldu. İlim ve hikmet, şefkat ve merhamet, adalet ve hakkaniyet dünyanın dört bir köşesine yayıldı.
Aziz Müslümanlar!
Mevlid-i Nebi’nin yıldönümünde her birimiz şu soruları kendimize soralım. Sevgili Peygamberimiz (sas)’e gerektiği üzere inanıp, en çok onu seviyor muyuz? Ona hakkıyla itaat edip emanetine sahip çıkıyor muyuz? Hayatımızı onun sünneti doğrultusunda inşa edip hoş ahlakını kuşanıyor muyuz? Onun yaşlılara karşı hürmet ve hürmetini, çocuklara karşı sevgi ve şefkatini, insanlara karşı nezaket ve merhametini taşıyor muyuz? Her daim ahlak, adalet ve faziletin yanında yer alıyor muyuz? Her türlü berbatlığın, şerrin ve batılın karşısında duruyor muyuz? Ulu Rabbimizin övgüyle kelam ettiği “en iyi ümmet” olmak için çalışıyor muyuz? Allah Resûlü’nün davetini bütün insanlığa ulaştırmak için gereğince çaba gösteriyor muyuz?
Kıymetli Kardeşlerim!
Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurur: “İçinizden Allah’ın lütfuna ve ahiret gününe umut bağlayanlar, Allah’ı çokça ananlar için hiç kuşku yok ki, Resûlullah’ta hoş bir örneklik vardır.”4
O halde, biz müminlere düşen Peygamberimiz (sas)’i hakkıyla tanımak ve anlamaktır. Dosdoğru yolunda yürümek, sünnetine sıkı sıkıya bağlanmaktır. Gönderiliş gayesini kavramak, örnek hayatını ve onurlu çabasını gelecek jenerasyonlara aktarmaktır. Bu vesileyle Mevlid-i Nebi gecemizi tebrik ediyorum. Bu gecenin aziz milletimize, İslam alemine ve bütün insanlığa güzel olmasını Cenab-ı Mevla’dan niyaz ediyorum.